HER DEM GALATA!





Merhabalar,

EleniSandviç Club’ı oluşturduğumuz günden beri çok fazla olumlu dönüşler alıyoruz. Bu kısacık zamanda öyle dostlarımız oldu ki, sanki 40 yıldır bu sandviç dükkanı faaliyet gösteriyor gibi. Bu çok mutluluk verici…
Tabi bizi destekleyenler olduğu gibi kıskananlar da olacaktır, biz buna da hazırlıklıyız. Dükkanımızın duvarına da siz neyin kafasını yaşıyorsunuz diyenlere, “Galata Kafası” diye de çoktan yazdık bile… Tabi bu bir espiri… Elimizden geldiğince güzel ve iyi şeyler yapmaya çalışıyoruz, sizlerin görüşleri bizler için çok değerli.

Galata ne güzel yermişsin sen…
Biliyor musunuz? 1453 ve 1460 yılları arasında Galata’nın sakinleri: 592 Rum, 555 Müslüman, 332 Frenk, 62 Ermeni, 260 dükkan… Şu olağanüstü kültür mozaiğine bakar mısınız? Burada olduğumuz için kendimizi özel buluyorum. Zaten o kokuyu alıyoruz, o sıcaklığı da… Bundan daha iyi nasıl olur?
Sonra tarih sayfalarını bir bir çevirdiğimizde Galata’yı anlatan şiirler, dörtlükler çıkıyor karşımıza.
"Galata kavmi bir kaç fırkadır. Birinci fırka gemiciler, ikinci tüccarlar, üçüncü sanatkarlar, dördüncü marangoz ve kalafatçılardır. Ekser ahalisi Cezayer elbiseleri giyerler. Zengin kaptanları vardır. Meyhanecileri Rum, satıcıları Ermeni, meyhanecileri Yahudi'dir. Hulifecileri ise Yahudi çocuklarıdır."

"Bu şehirde (Galata'da) on sekiz mahalle İslam, yetmiş mahalle Rum, üç mahalle Frenk, bir mahalle Yahudi, iki mahalle Ermeni vardır."

Bir yerde de Galata’nın tarihi şöyle anlatılıyor; “Galata bölgesi, Romalılar döneminde İstanbul’un 14 mahallesinden 13’üncüsü olarak kayda geçmişti ve kendi içinde mahallelere ayrılıyordu. İlk yerleşim tam olarak hangi tarihte başladı bilinmiyor fakat bunun Romalılardan önce olduğu kesin gibidir. 4.yy’da Büyük Konstantin’in öldüğünde Galata’ya gömülmek istediği yazılır. Muhtemelen o dönemde de önemli bir yerdi burası. 6.yy’da Roma imparatorlarından Jüstinyen Galata’yı düzenledi. 13.yy’da ise burada bir Ceneviz (Cenova) kolonisi kuruldu. Cenevizlilerin yerleşmesiyle beraber Galata, Roma İmparatorluğu’nun denetiminde özerk bir bölge haline geldi. Denizcilikte Cenevizliler kadar iyi olan Venedikliler de buraya geldiler ve buradaki limanlar vasıtasıyla ticaret yaptılar. 1200’lü yıllarda yani Roma’nın zayıfladığı bir çağda Galata’ya gelen Cenevizliler, bölgenin etrafını surlarla çevirdiler. Yine de uyarıları ciddiye alarak surların bir kısmını daha sonra yıktılar ama geri adım da atmadılar ve aynı yerlere bu sefer birbirine çok sık, taştan binalar inşa ettiler. Tarihi bölgenin en yüksek yerine de gözetleme amacıyla, yazımızın ana konusu olan meşhur Galata Kulesi’ni inşa ettiler. Onların verdiği isimle, İsa Kulesi’ni…”
Ve böylece devam ediyor…

Etkilenmemek elde değil! Benden söylemesi önce biraz araştırın sonra da gelin sandviçlerimizin tadına bakın. Eğer gezmek isterseniz, dükkanda oturmanız şart değil, sandviçlerinizle gezintiye çıkabilirsiniz.

Sevgi ve içtenlikle
DR. ELENİ


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Adbox

@templatesyard